Ticari işletmelerin çoğu, tüzel kişiliğe sahiptir. Bu işletmelerin arasında, Türkiye ekonomisinde öne çıkan üç şirket tipi; şahıs şirketilimited şirket ve anonim şirkettir.

Bu üç şirket tipi; kuruluş ve faaliyet süreçleri, sermaye ihtiyaçları, ortaklık yapıları ve tabi oldukları denetimler gibi faktörler açısından birbirinden ayrılır. Sermaye şirketleri olarak da bilinen limited ve anonim şirketler, şahıs şirketine göre hem daha maliyetli, hem de daha komplike kuruluş ve faaliyet süreçlerine sahiptir. Şahıs şirketini, sermaye şirketlerinden ayıran en büyük özellik ise; ortakların şirket borcundan tüm malvarlıklarıyla sorumlu olmalarıdır. Limited ve anonim şirketlerde, ortaklar yalnızca şirkete karşı koymayı taahhüt ettikleri esas sermaye payını ödemekle yükümlüdür, şirketin borçlarından ötürü şirket ortaklarının malvarlığına gidilemez. Ancak  limited şirketlerde, şirketin kamu borçlarından dolayı ortakların malvarlığına, taahhüt ettikleri sermaye payı oranında gidilebilmektedir.

Peki hangi şirket tipi, senin girişimin için daha uygun olur?

  • Eğer, küçük çaplı, ortak sayısı az, ortaklarının sorumluluklarının sınırsız olduğu bir iş kurmak istiyorsan;

Bu durumda şahıs şirketi senin için daha uygun olacaktır. Kuruluş ve faaliyet maliyetleri düşük olan bu şirket tipinde, bağımsız denetime de tabi olmazsın. Ancak, bu şirket tipinde yatırımcıların şirketinde hissedar olma olanağını elde edemeyeceğini bilmelisin. Çünkü, komandit şirketlerde, komanditer ortağın tüzel kişi de olabilmesi istisnası dışında ortakların şahıs şirketlerinde gerçek kişi olma zorunluluğu bulunur. Eğer ileride yatırımcı desteği almayı düşünüyorsan, şahıs şirketi kurmanı önermeyiz. Şahıs şirketi kurduğunda, şirket borçlarından tüm malvarlığınla sorumlu olduğunu da not etmelisin.

  • Eğer ticari hacminin yüksek olmasını hedefliyorsan;

Daha sistematik işleyen bir mekanizmayı garanti altına almak için, bir sermaye şirketi kurmalısın. Limited ve anonim şirketlerde, ortakların şirket borçlarından kendi malvarlıkları ile ilgili herhangi bir sorumluluğu yoktur. Ortaklar yalnızca şirkete karşı taahhüt ettikleri sermaye borcunu ödemekle yükümlüdür. Ancak istisnai bir durum olarak limited şirketlerde ortaklar, şirketin kamu borçlarından sermayeye koymayı taahhüt ettikleri oranda kendi malvarlıkları ile sorumludur. Yani, sermaye şirketi kurduğunda, kendi malvarlığını güvence altına alabilir, ticari riskleri minimize ederek daha güvenle adım atabilirsin.

  • Limited ve Anonim şirket arasında bir seçim yapmanız gerekiyorsa, şunları akılda tutmanda fayda var:
  1. Ortak sayısı, taahhüt edilen sermaye miktarı, ortakların sorumlulukları ve hisse devriyle ilgili farklara dikkat etmelisin.
  2. Limited şirketinde ortak sayısı en fazla 50 olabilirken, anonim şirketlerde bir üst sınır bulunmaz.
  3. Limited şirketlerde ortaklar, SGK primi, vergi borcu ve benzeri kamu borçlarından, taahhüt ettikleri sermaye oranında kendi malvarlıkları ile sorumludur. Anonim şirketlerinde ise, sermaye borçları ödendikten sonra, şirketin kamu borçlarına karşı bir sorumluluk bulunmaz.
  4. Hisse devrinde limited şirket anonim şirketine göre daha zorlu bir sürece sahiptir. Limited şirketlerinde yapılan yazılı hisse devri sözleşmesi, imzalandıktan sonra noter tarafından da onaylanmalıdır. Anonim şirketlerinde ise hisse devri bir sözleşmeyle hemen gerçekleştirilebilir.
  • Eğer, küçük çaplı bir iş planın varsa;

Fikrinin ileride nereye ulaşacağını çok kestiremiyor olabilirsin. Bu durumda şahıs şirketi kurarak bir başlangıç yapabilir, sonrasında şirketini bir sermaye şirketine çevirebilirsin. Fakat, bir girişimci gözüyle bakacak olursak, ticari riskleri bertaraf etmek amacıyla, yola bir sermaye şirketiyle çıkmak daha mantıklı olabilir.

0 YorumYorumlar

Bir Cevap Yazın